Sakal Bıyık Ekimi

Sakal bıyık ekimi için ense, vücut veya ense kökü bölümünden kıl alınmaktadır. Bu kıl kökleri uzun süre bekletilmeden kişilere ekilmektedir. Genel olarak bu işlem için iki farklı tür teknik denenmektedir. En sık bilinen eski ekim yöntemlerinden biri fut yöntemdir, kişiler ilk olarak bu konu hakkında bilgi almaktadır. Bu işlem kıl kökü ameliyatı olarak da geçmektedir, bu yöntemin birçok dezavantajı bulunmaktadır.

Bu işlemde alınan kıl kökleri yerlerinde genel olarak iz kalma problemi oluşabilmektedir. İşlem sırasında kıl kökleri sakal veya bıyık bölümüne aynı hizayla ekilir. Sonrasında ise sakal ve bıyıklar belirli gruplar halinde düzenli olarak çıkmaya başlamaktadır. Bu işlem sonrasında kişiler ense bölgesinde hissizlik, ağrı veya gerginlik yaşayabilmektedir. Diğer bir tercih edilen ekim tekniği ise Fue ekim tekniğidir.

Bu teknik son yıllarda en çok tercih edilen sakal ve bıyık ekim tekniğidir. Bu teknikte genel olarak kıl kökleri ense bölgesinden alınmaktadır. Aynı zamanda da elmacık veya boyun bölgesinden de kıl kökleri alınabilmektedir. Cilde herhangi bir şekilde işlem uygulanmadan acısız bir şekilde kıl alınmaktadır ve ciltte bu işlemden sonra yara izi kalmamaktadır. Bu işlem sonrasında sakal ve bıyık tek tek çıkmaktadır.

Sakal bıyık ekimi öncesinden kişilerin mutlaka, rahat bir kıyafet giymesi gerekmektedir. Bununla beraber kişilerin ilk gün işlemden sonra mutlaka yüzünü herhangi bir yere sürtmemesi ve sırt üstü uyuması gerekmektedir. Sakal ve bıyık ekiminden sonra dikkat edilmesi gereken diğer unsurlar ise şu şekildedir;

İşlemden sonra surat bölümü bandajlanır ve bazı işlemlerden sonra kıllar bandaja yapışarak çıkabilmektedir.

İşlemden sonra ortalama 72 saat herhangi bir şekilde yüzün yıkanmaması gerekmektedir.

Herhangi bir şekilde enfeksiyon olmama açısından, kişilerin düzenli bir şekilde işlem yapılan yerleri temizlemesi gerekmektedir.

İlk dönemlerde temizlenme işlemi sırasında yüze baskı yapılmaması gerekmektedir.

İlk tıraş işlemi ise iki hafta sonra yapılması daha uygun olacaktır.

İlk tıraş işleminin mutlaka jiletle yapılması gerekmektedir.

Sakal bıyık ekimi, aynı saç ekimi şeklinde yapılmaktadır. Bu uygulama sırasında belirli adımlar izlenmektedir, genel olarak sakal ekimi ise şu şekilde yapılmaktadır;

Sakal ekimi öncesinde mutlaka kişilerin detaylı muayenesi yapılmaktadır.

Sakal ekimi yapılacak olan bölüme ne kadar kök gerektiği ve greft sayısı hesaplanmaktadır.

Sakal ekimi öncesinde hastaya belirli testler yapılmaktadır bununla beraber kan testide yapılmaktadır.

İşlem sırasında kişinin acı çekmemesi adına, lokal anestezi yapılmaktadır.

Donör olacak olan bölge belirlenir ve daha sonrasında özel bir solüsyon içerisine kıl kökleri bekletilmektedir.

Toplanan kıl kökleri, saç ekme tekniği ile kişiye uygulanmaktadır.

Sakal ekimi herhangi bir şekilde, saç ekiminden farklı değildir. Özellikle sakal ekimi sırasında alınan kıl köklerinin, yüksek kalitede olması gerekmektedir. Bununla beraber bu kıl köklerinin iyi saklanması, işlemin başarılı olmasını sağlamaktadır. Bununla beraber sakal ekimi aynı zamanda da bıyık ekimi ile aynı şekilde yapılmaktadır.

Sakal bıyık ekimi, estetik bir işlemdir bununla beraber bu işlemin olumlu yönleri bulunmaktadır. Kişiler istedikleri tarzda sakal veya bıyık ekimi yaptırabilirler bununla beraber kendi suratınıza en uygun sakal ve bıyık stilini tercih edebilirsiniz. Hangi tür sakal istiyorsanız, suratınıza o şekilde bir çizim yapılmaktadır. Uzman bir hekimle beraber ne tür bir sakal istediğinize karar verebilirsiniz.

Dikkat çekici ve daha iyi bir görüntü için sakal veya bıyık ekimi tercih edebilirsiniz. Erkeğin makyajı olan sakal ve bıyık tamamen yüz estetiğini düzelten özel bir yapıya sahiptir. Bununla beraber dünya çapında yapılan anketlerde sakallı erkeklerin daha çekici olduğu belirlenmiştir. Daha özgüvenli veya daha estetik bir görüntüye kavuşmak isteyen erkekler bu işlemi tercih edebilirler. Oldukça acısız olan bu işlem, kaliteli bir doktorla yapılabilmektedir. Bununla beraber altın uçlu iğnelerle bu işlem yapılmaktadır.

Yüz dokusuna zarar vermeyen bu yöntemle, acısız bir işlemle istediğiniz görüntüye kavuşabilirsiniz. Hızlı bir iyileşme sağlayan bu işlem sonrasında altın krem uygulamasında bulunarak daha hızlı sakal ve bıyıklarınıza kavuşabilirsiniz. Bu krem dokuların hızlı bir şekilde iyileşmesine yardımcı olmaktadır. Sakal ve bıyık ekiminden sonra klasik tıraş yöntemlerinize devam edebilirsiniz. Tıraş döneminizi ilk ekimden sonra, doktorunuzdan yardım alarak karar verebilirsiniz.

Sakal ekiminin belirli olumsuz yöntemleri bulunmaktadır, bu işlemi yaptırmak için başka yerlerden kıl aldırmanız gerekmektedir. Bununla beraber bu işlem sonrasında alınan bölge eski halinden çok farklı görünmemektedir. Yeni ekilen sakallar ortalama üç haftalık bir süre içerisinde dökülmektedir, doktor zaten en baştan size bu konuyla ilgili bilgi vermektedir. Fakat bu dökülmeden sonra daha gür bir şekilde, sakallarınız çıkmaktadır.

Sakal bıyık ekimi için öncelikle profesyonel bir ekip ve klinik bulunmanız gerekmektedir. Tercih etmeniz gereken merkezin özellikleri ise şu şekilde olmalıdır;

Eğitimli ve işinde uzman doktorların bulunduğu bir kliniği tercih etmeniz gerekmektedir.

Özellikle bu işte tecrübeli bir ekip tercih etmeniz gerekmektedir.

Tercih edeceğiniz kliniğin mutlaka DHI ve FUE yöntemleri uyguladığına dikkat ediniz.

Yetki belgeleri bulunan bir klinik tercih ediniz.

Kullanılan teknik hakkında, sizlere detaylı bilgiler veren uzmanlarla çalışınız.

Mutlaka sakal bıyık ekimi yaptıracağınız, ekibi iyi tanıyınız.

Kurumsal firmaları tercih ediniz.

Mutlaka öncesi ve sonrası değişimi size gösterecek bir kliniği tercih ediniz.

Sakal bıyık ekimi sonrasında, ortalama bir haftada işlem yapılan bölge normal görünüme geri döner. Ortalama on beş gün içerisinde tam iyileşme görülmektedir. Saç ekimi operasyonu ile süreleri aynıdır. Alım yapılan bölgenin bir süre korunması ve hassas davranılması gerekmektedir. Sonrasında ise doktorun verdiği sakal bıyık ekimi detaylarına göre temizleme ve tıraş işlemlerini uygulayabilirsiniz. Ortalama altı ay sonucunda beklenen görüntü oluşmaktadır, on iki ay içerisinde ise kesin sonuç belli olmaktadır.